
YERLİ ÜRETİMİN EKONOMİK VE EGEMENLİK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, inşaat malzemesi sanayisindeki yerli üretim başarısının, Türkiye’nin ekonomik kalkınmasını ve egemenliğini desteklediğini söylüyor. Her yıl 12-18 Aralık tarihlerinde kutlanan “Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası” ile ilgili açıklamalarında, Türkiye İMSAD Başkanı Küçükoğlu, inşaat malzemesi sektörünün yüksek kaliteli ürünlerini rekabet edebilir fiyatlarla uluslararası pazara sunarak Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağladığına dikkat çekiyor. Özellikle yerli üretimdeki başarı, yalnızca ekonomik katkılarla sınırlı kalmayıp ülkenin egemenliğine de hizmet ediyor.
İHRACAT PERFORMANSI VE DEPREM FELAKETİ
Küçükoğlu, “Sektörümüz sadece ülkemize değil, içinde bulunduğumuz coğrafyaya yetecek kadar üretim gücünü elinde bulunduruyor. 2023’teki ihracat performansımız ile dünyanın en büyük yedinci ihracatçı ülkesi olduk. Bu başarımız ile aynı zamanda ülkemizin egemenliğine de hizmet ediyoruz.” şeklinde belirtiyor. 2023 yılında 11 ilde büyük yıkımlara yol açan depremlerin ardından, ülke kaynaklarının yaraların sarılmasında kritik öneme sahip olduğunu da ekliyor. İnşaat malzemesi sektörünün, hem deprem bölgesinin yeniden imarı hem de kentsel dönüşüm için ihtiyaç duyulan malzemeleri üretme kapasitesi ve kalitesinin yeterli olduğunu kanıtladığını vurguluyor. Bu durum, ülkenin ekonomik sürdürülebilirliği ve depremler sonrası yeniden yapılanma sürecinin sağlıklı ilerlemesine zemin hazırlıyor. Özellikle yerli üretimin güçlü olmadığı bölgelerde, doğal afetlerin ülkelerin varlığını tehdit edebileceğinin bilinciyle, “Türkiye’nin egemenliği ve yurttaşlarımızın geleceği için sektörümüzün yerli üretim gücü bir sigorta işlevi üstleniyor.” diyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE DÖNGÜSEL EKONOMİ
Küçükoğlu, sürdürülebilir üretim yaklaşımının giderek daha fazla önem kazandığını aktarıyor. Geleneksel üretim modellerinin, dünya kaynaklarının ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını ifade ederek, “Tehlikenin farkında olarak, inşaat sektöründe ve inşaat malzemesi sanayisinde sürdürülebilirliğin rotası olarak nitelendirdiğimiz döngüsel ekonomi yaklaşımına odaklanıyoruz.” diyor. Ayrıca, bu yaklaşımın doğal kaynakların korunması, enerji tüketiminin azaltılması ve çevresel olumsuz etkilerin en aza indirilmesine ciddi katkı sağladığını belirtiyor. “Dolayısıyla döngüsel ekonomi, önümüzdeki dönemde en önemli önceliklerimizden biri olacak. Sektörümüzün bu noktada daha büyük aşamalar kaydetmesi için özel çalışmalar yürüteceğiz.” ifadeleriyle konunun önemini vurguluyor.