
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, ‘Asrın Felaketinin 1’inci Yılında Afet İletişimi Sempozyumu’nda konuşma yaptı. Altun, afet iletişiminin önemine dikkat çekerek, 6-20 Şubat döneminde 200’den fazla yanlış bilginin ortaya çıktığını belirtti. Şeffaflık ve doğru bilginin yanı sıra, bu yanlış bilgilerin arkasındaki kişilerin de ortaya çıkarılması ve gerekli soruşturma ve yargılamaların yapılması gerektiğini savundu.
Altun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘Asrın Felaketi’ sempozyumunda yaptığı konuşmada, afet iletişiminin sadece kriz anında değil, afet öncesinde de önemli olduğunu vurguladı. Afetlerle ilgili risk azaltma çalışmalarının ve halkın bilinçlendirilmesinin de afet iletişimi faaliyetlerinin bir parçası olduğunu söyledi.
Altun, geçen yıl Türkiye’nin afet ve kriz yönetimi konusundaki uzmanlığına akademik olarak katkıda bulunma taahhüdünde bulunduklarını belirtti. Ayrıca, ‘Yüzyılın Felaketi’ ve ‘Yüzyılın Dayanışması’ kitapları gibi çeşitli yayınlardan da bahsetti.
Afet ve kriz iletişimi alanında akademik çalışmalara önem verdiklerini söyleyen Altun, ‘Asrın Felaketinden Bir Yıl Sonra Yeniden İnşa ve Yeniden Canlandırma Çabaları’ kitabının da bu çabaların bir ürünü olduğunu ifade etti. Bu kitabın, felaketin boyutlarına ve bölgedeki yeniden inşa çabalarına ışık tutmayı amaçladığını belirtti.
Altun, 6 Şubat depremlerinin ardından hızla yeniden inşa ve canlandırma çalışmalarına başlandığını söyledi. İhaleleri tamamlanan 307.000 bağımsız birimden çoğunluğunun konut olduğunu ve inşaat sürecinin hızla ilerlediğini paylaştı. Ayrıca, medyanın halkı bilgilendirmedeki önemine değindi ve bölgedeki medya varlığını desteklemek için çaba göstereceklerini söyledi.
Altun ayrıca, AFAD’ın 441.500 bağımsız birimin mülkiyetini belirlediğini ve önümüzdeki aylarda binlerce konutun tamamlanacağını belirtti. Türk medyasının dezenformasyon kampanyalarına karşı dirençli olduğunu ve gerçeğe bağlılığını övdü.
Son olarak, Altun Türkiye’nin afetlere karşı dayanıklılığını ve organizasyon kabiliyetini vurgulayarak, şeffaf ve açık iletişimin önemini bir kez daha vurguladı. Dezenformasyon ve karalama kampanyalarına rağmen doğru bilgi ve şeffaflığın korunması gerektiğini söyledi.