
TÜRKİYE EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ
Deutsche Bank’ın yayımladığı “Gelişmekte Olan Piyasalar 2025 Görünümü” raporunda, Türkiye ekonomisinin yumuşak iniş sürecinde olduğu ve ekonomik büyümenin 2023’te yüzde 2,9, 2024’te yüzde 2,8, 2025’te ise kademeli toparlanma süreci yaşayacağı öngörülüyor. Raporda, Türkiye ekonomisinin sıkı parasal koşulların etkisiyle 2025’in ikinci yarısına kadar potansiyelinin altında büyüme göstermesi beklendiği vurgulanıyor. Ancak 2026 itibarıyla iç talepte beklenen toparlanma ile büyüme hızının uzun vadeli eğilimine yaklaşacağı ifade ediliyor.
2024 yılı büyüme tahminleri, mevcut ortodoks ekonomi politikalarının sürdürülmesi varsayımıyla yapıldığı belirtilirken, politikalarda daha destekleyici bir yaklaşıma geçilmesinin büyümeyi hızlandırabileceği kaydediliyor. Rapora göre, iç talepteki zayıflama, Türk lirasının reel değerlenmesi ve enflasyon beklentilerindeki iyileşme nedeniyle dezenflasyon sürecinin devam etmesi bekleniyor. Banka, 2024 sonunda enflasyonun yüzde 45, 2025 sonunda ise yüzde 25,4 seviyesine gerileyeceğini öngörüyor. Mevcut politikaların devamı halinde 2026 sonunda enflasyonun yüzde 20’nin altına düşmesi hedefleniyor.
ENFLASYON VE RİSK FAKTÖRLERİ
Ancak raporda, daha yüksek asgari ücret artışı, mali politika desteğinin sınırlı olması veya iç talepte beklenenden daha yavaş bir düşüş gibi risklerin enflasyon tahminlerini yukarı yönlü baskılayabileceğine dikkat çekiliyor. Deutsche Bank, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) aralık ayında 250 baz puanlık faiz indirimi yapmasını bekliyor. 2025’in ilk yarısında politika faizinin yüzde 37,5’e, yıl sonunda ise yüzde 30’a düşeceği tahmin ediliyor.
FAİZ İNDİRİMLERİ VE POLİTİKA YAKLAŞIMI
Raporda, TCMB’nin gevşeme döngüsünde temkinli bir yaklaşım izlemesinin beklendiği, faiz indirimlerinin toplantı başına daha yavaş bir hızda yapılabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Ayrıca, makro ihtiyati politikaların 2025 boyunca devam etmesinin olası olduğu kaydediliyor.