
Türkiye Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin (TTKD) bilimsel danışmanı Dr. Erol Kesici’ye göre, Marmara Denizi, özellikle Kuruçeşme, Sarıyer ve Beykoz kıyıları boyunca büyük bir denizanası istilası ile karşı karşıyadır. Bu durum, aşırı kirlilik sorununu işaret etmektedir ve ciddi bir endişe kaynağıdır. Dr. Kesici, bu invaziv denizanalarının acilen ele alınması gerektiğini vurgulayarak, potansiyel riskleri azaltmak için derhal toplanmaları gerektiğini belirtmektedir.
Marmara Denizi uzun bir süredir Atlantik Okyanusu’ndan gelen ay denizanası türünün istilasıyla uğraşmaktadır. Son zamanlarda, bu denizanası istilası daha belirgin hale gelmiştir. Bu ay denizanaları, yarı saydam görünümleri ve üstten kolayca görülebilen dört at nalı şeklindeki üreme hücreleri ile tanınır. Ancak, bu denizanaları Marmara Denizi’nin hassas ekosistemine zarar vermektedir.
Dr. Kesici, Sarıyer, Beykoz ve Kuruçeşme bölgelerinde binlerce denizanasının görüntülerini yakalamıştır ve bu denizanalarının temizlenmesi için acil ve sürekli çaba sarf edilmesi gerektiğini ısrarla belirtmektedir. Bu sorunu etkili bir şekilde ele almak için 24 saat operasyonlara ihtiyaç duyulduğunu vurgulamaktadır.
Dr. Kesici, Marmara Denizi’nin insan faaliyetlerinden kaynaklanan kirlilik nedeniyle ciddi bir tehdit altında olduğuna dikkat çekmektedir. Marmara bölgesi, 20 milyonu aşan nüfusu ve Türkiye’nin sanayi tesislerinin yaklaşık %70’ini barındırmasıyla tarımsal atıkların ve çeşitli kirleticilerin sonuçlarına maruz kalmaktadır. Bu kirleticiler, denizdeki besin elementlerinin seviyelerini artırarak mikroskobik bitki algleri olan fitoplanktonların çoğalmasına neden olan “müsilaj” olarak bilinen bir fenomeni tetiklemektedir.
Ayrıca, Marmara Denizi’ndeki aşırı avlanmanın çeşitli balık türlerinin, kabukluların, deniz kaplumbağalarının ve diğer ekosistem unsurlarının azalmasına katkıda bulunduğunu belirtmektedir. Dr. Kesici, denizdeki kirlilikle ilgili tüm faktörlerin ele alınması ve önlenmesi için kritik bir gereklilik olduğunu vurgulamaktadır.
Son olarak, Dr. Kesici, Marmara Denizi’nin şu anda ay denizanası istilası kadar önemli bir tehdit altında olduğunu belirterek, kirlilikle mücadele, balık türlerinin çeşitliliğini artırma, aşırı avlanmayı durdurma ve denizanası toplamayı ve deniz ekosisteminin hassas dengesini korumayı amaçlayan sürekli çabalara acil önlemler alınmasını talep etmektedir.
Marmara Denizi, bu ekolojik krizle baş etmek ve istilacı ay denizanasının yarattığı yakın tehditleri ele almak için hızlı ve kararlı eylemlere ihtiyaç duymaktadır. Marmara Denizi’ni koruma çabalarıyla ilgili güncellemeler için takipte kalın.