ABD’de açıklanan makroekonomik verilerin sonuçları, enflasyonun yavaşladığını ortaya koyarken, Fed’in 2024 içerisinde faiz oranlarını düşürme olasılığını artıran beklentileri de güçlendirdi. ABD Çalışma Bakanlığı’nın verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) kasım ayında iki aylık periyotta yüzde 0,2, yıllık bazda ise yüzde 2,7 oranında artış gösterdi ve bu değerler, piyasaların öngörülerinin altında kaldı. Enerji ve gıda fiyatlarındaki dalgalanmalardan bağımsız çekirdek TÜFE, eylül ayına göre yüzde 0,2 ve yıllık yüzde 2,6 artış göstererek yine beklentileri karşılayamadı. Çekirdek enflasyon, bu süreçte yıllık bazda Mart 2021’den bu yana en alt seviyeyi gördü.
Düşük gelen enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan New York Fed Başkanı John Williams, kasım ayı enflasyonunun bazı “teknik faktörler” nedeniyle bu şekilde görünme eğiliminde olduğunu belirtti. Diğer yandan, iş gücü piyasasında da soğuma belirtileri gözlemlendi. Kasım ayında tarım dışı istihdamın 64 bin kişi artarak beklenenden fazla bir büyüme göstermesine karşın, ekimde 105 bin kişinin iş bulamaması ile birlikte ağustos ve eylül ayı verilerinde de aşağı yönlü revizyon yapıldığı kaydedildi. İşsizlik oranı ise kasımda yüzde 4,6’ya yükselerek Eylül 2021’den bu yana en yüksek seviyeyi gördü. ADP Araştırma Enstitüsü’nün verilerine göre, özel sektör istihdamında 29 Kasım’da sona eren dört haftalık dönemde ortalama olarak 16 bin 250 kişinin iş bulduğu gözlemlendi.
Piyasa uzmanları, kasım ayındaki istihdam artışının beklentilerin üzerine çıkmasına karşın, önceki aylardaki verilerin aşağı yönlü revize edilmesinin iş gücü piyasasına ilişkin endişeleri yeniden gündeme taşıdığını ifade ediyor. Verilerin ise belirgin bir zayıflığa işaret etmediği, bunun yerine sınırlı bir soğuma sinyali verdiği kaydedilirken, Fed’in 2026 yılı itibarıyla faiz indirimlerine devam edebileceği yavrusunda bulunuldu. Para politikası kararları, önemli merkez bankalarının etkisiyle piyasalarda fiyatlamaları yönlendirmiş durumda. Avrupa Merkez Bankası (ECB), Japonya Merkez Bankası (BoJ) ve İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) kararları, yatırımcıların dikkatini çekerken, BoE politika faizini 25 baz puan indirerek yüzde 3,75 seviyesine çekerken, toplam gevşemenin bu yıl içerisinde 100 baz puana ulaştığı belirtildi. ECB ise üç temel politika faizini sabit tutarak, enflasyon görünümünün dalgalı uluslararası ortam nedeniyle belirsizliğini koruduğunu vurguladı. Diğer yandan, BoJ da politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde 0,75 seviyesine yükseltti ve bu düzey son 30 yılın en yüksek seviyesi olarak kaydedildi.
JEOPOLİTİK GELİŞMELER ENERJİ ÜZERİNDE ETKİLİ OLDU
Jeopolitik gelişmeler, enerji emtiaları üzerinde baskı oluşturdu. ABD ve müttefiklerinin Rusya-Ukrayna Savaşı kapsamında barış müzakerelerinde ilerleme kaydettiğini açıklaması, savaşın sona erebileceği beklentilerini güçlendirdi ve Rus enerji ihracatına yönelik yaptırımların hafifleyebileceğine dair umutlar doğurdu. Bu gelişmeler ışığında, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı yüzde 4,15 seviyesinden kapatırken, dolar endeksi ise yüzde 0,2 artarak 98,6’ya yükseldi. Önümüzdeki hafta, Noel tatili nedeniyle emtia piyasalarında işlem hacminin düşmesi bekleniyor. Yatırımcıların dikkati ise ABD’nin üçüncü çeyrek büyüme verilerine yönelmiş durumda.
DEĞERLİ METALLER KAZANIMLARINI ARTIRDI
ABD’de açıklanan makroekonomik veriler ışığında, değerli metaller etkisini artırarak haftayı yükselişle tamamladı. ABD ile Ukrayna arasında yürütülen barış görüşmelerindeki ilerlemenin, değerli metallere yönelik güvenli liman talebini zayıflatmasına rağmen, fiyatların artışı sürdü. Altının ons fiyatı, hafta içerisinde en yüksek 4 bin 374,77 dolara çıkarak tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 4 bin 381,55 dolara yaklaşırken, haftayı 4 bin 338,58 dolardan tamamladı. Altın 21 Aralık sabahı ise yüzde 0,15 artarak 1.340 dolar seviyesinde işlem görürken, gram altın serbest piyasada 0,36 yükselerek 6.059 liradan alıcı buldu. Gümüşün ons fiyatı ise 67,46 dolara çıkarak rekor tazeledi ve haftayı 67,16 dolardan kapattı.
Yıl boyunca altın ve gümüşün gerisinde kalan platin ve paladyum da değerli metallerdeki ralliye katılırken, analistler, bu yükselişte yatırımcıların bu iki metallerin fiyatlarının gerisinde kaldığı düşüncesinin yanı sıra otomotif ve endüstriyel talebin güçlü kalmasının etkili olduğunu vurguladı. Platinin ons fiyatı, hafta içinde 1.982,57 dolara ulaşarak 2008 yılından bu yana en yüksek seviyeye çıkarken, haftayı 1.969,98 dolardan tamamladı. Paladyumun ons fiyatı da hafta içinde 1.723,04 dolara çıkarak 2023 Şubatı’ndan bu yana en yüksek seviyeye ulaşmışken, haftayı 1.709,31 dolardan kapattı. Rus madencilik şirketi Nornickel’in yaptığı açıklamaya göre, paladyum piyasasında 2025’te yaklaşık 200 bin ons arz açığı oluşabileceği yönündeki haber de fiyatları destekleyen bir diğer unsur olarak öne çıkıyor.
BAZ METALLERDE ARZ ENDİŞELERİ FİYATLARI DESTEKLEDİ
Baz metaller, Çin kaynaklı talep kaygılarına rağmen, arz endişeleri ve zayıf doların desteğiyle genel olarak pozitif bir seyir izledi. Çin’de kasım ayına ait ekonomi verileri, zayıflama sinyalleri taşırken, sanayi üretimi yıllık bazda yüzde 4,8 artarak son 15 ayın en düşük seviyesini kaydetti. Ancak bakır fiyatları, geçen hafta Goldman Sachs’ın madencilikteki arz kısıtlamalarına yönelik yukarı yönlü tahminleri doğrultusunda değer kazandı. Goldman Sachs, yayımladığı raporda, bakırın maden arzındaki sınırlamalar ve yapılandırılan talep artışı sebebiyle uzun vadede “en sevdiğimiz endüstriyel metal” pozisyonunu koruduğunu belirtti.
Alüminyum fiyatlarının ise Avustralyalı üretici South32’nin Mozal alüminyum tesisini martta kapatacağını açıklaması sonrası arz endişeleriyle yükseliş gösterdiği belirtildi. Çin’in, kritik metallerdeki yurt dışı yatırım hamlelerinin alüminyum üretimini 2026’da artırabileceği öngörülse de bakırın performansının daha güçlü kalması bekleniyor. Nikel tarafında ise arz kaynaklı gelişmeler fiyatlar üzerinde yukarı yönlü destek sağladı. Endonezya’nın 2026’da nikel cevheri üretimini üçte bir oranında azaltmayı planladığını açıklaması, paslanmaz çelik üretiminde kullanılan nikelde arz endişelerini artırdı. Bu gelişmeler sonucunda baz metallerde tezgah üstü piyasada fiyatlar, libre bazında nikelde yüzde 3,7, alüminyumda yüzde 3, bakırda yüzde 2,5 ve kurşunda yüzde 2,1 değer kazanırken, çinkoda yüzde 0,4 düşüş kaydedildi.
PETROL FİYATLARINDA DÜŞÜŞ YAŞANDI
Petrol fiyatları, Venezuela kaynaklı olası arz aksaklıklarına yönelik endişelere rağmen, arz fazlası beklentileri ve Rusya-Ukrayna savaşıyla ilgili barış ihtimaline dair haber akışlarıyla haftayı düşüşle tamamladı. Barış olasılığının belirginleşmesi, Rus petrolüne yönelik yaptırımların hafifleyebileceği ve Rus üretiminin küresel pazara daha rahat ulaşabileceği beklentisini güçlendirdi. ABD’nin Venezuela petrolüne