TBMM’de oluşturulan süreç komisyonunun İmralı’ya yapacağı ziyaretle ilgili konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Cumhuriyet Halk Partisi, bu meselenin çözümünde aktif ve ciddi bir rol üstlenebilirdi. CHP, Cumhuriyet’in kurucu partisidir ve yüzyıllık bir meselede sorumluluğu olan bir partidir. Çözüm sürecine de katkıda bulunmalıdır” dedi. Bakırhan, CHP’nin “İmralı’ya gidilsin mi, gidilmesin mi?” veya “SEGBİS’le bağlantı kuralım mı?” tartışmalarını “çok talihsiz” bulduğunu ifade ederek, “Üzüntü duyuyorum. Gidilmeme kararı almışlar, bu durumu eleştiriyoruz” şeklinde konuştu.
CHP’Yİ BÜYÜK BEKLENTİLERİMİZ VAR
Bakırhan, CHP’nin iktidar hedefi olan bir parti olduğunu vurgulayarak, “İktidar iddiasında olan bir partinin, Türkiye’nin en temel meselesinin çözümünde cesur olması ve risk alması gerekiyor. Kim tabanının hassasiyetine sığınarak siyaset yürütebilir ki? Siyasetin görevi cesur olmak ve tabanını bu meselelere dahil edecek bir çerçeve oluşturmak” diye belirtti. “Bu meseleyi 86 milyon insanı ilgilendiriyorsa, bu denli büyük bir kesimi temsil eden bir partinin, iktidar karşıtlığına sıkışmadan, çözüm sürecinde aktif bir rol oynaması şart” dedi.
TARİHİ BİR SÜREÇ YAŞANIYOR
Bakırhan, mevcut sürecin “barış ve demokratik toplum süreci” olarak adlandırıldığını, geçmişin 100 yıllık kanayan yarasının tartışıldığı bir dönemde olunduğunu ifade etti. 1 Ekim’de başlayan sürecin tarihi adımlarla ilerlediğini belirterek, “Bugüne kadar kimse beklemiyordu… Öcalan’ın böyle bir çağrı yapması, PKK’yi feshetmesi, Türkiye’ye karşı silah kullanılmayacağını söylemesi önemli. Bunlar çok ezber bozan gelişmeler” diyerek değerlendirmelerde bulundu.
BARİŞ İKLİMİ İÇİN ADIM ATILMALI
Bakırhan, mevcut sorunlara ve cezaevlerinde yaşanan yoğunluğa dikkat çekerek, “Cezaevleri tıklım tıklım. Kayyımlar hala muhalefetin belediyelerine atanıyor. Bu sorunların çözümünde iktidarın yapıcı bir tutum sergilemesi gerekiyor” diye belirtti. “Barışı toplumsallaştırmak için atılabilecek adımlar var. Yasal düzenleme gerektirmeyen, idari kararlarla toplumda iyileşme duygusu yaratacak eylemler yapılabilir” dedi.
BAHÇELİ’YE TUTARLI SİYASET ÖVGÜSÜ
Bakırhan, MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin “Gerekirse İmralı’ya ben giderim” açıklamasını tutarlı bir siyaset olarak yorumlayarak, “Bahçeli, sürekli aynı çizgiyi koruyor. Konuşmalarında sürekli iki aktör aynı çizgiyi sürdürmekteler” dedi.
KÜRT MESELESİ BİR BAĞLANTILI DEĞİL
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı kararı üzerine Bakırhan, “100 yıllık bir meseleyi SEGBİS’le, bağlantılarla sınırlamak mümkün değil. Gerçekten üzülüyorum. Öcalan’a gidilirse daha yapıcı bir değerlendirme olacağını düşünüyorum. Dünyadan örnekler alabiliriz” ifadesini kullandı.
DEMOKRATİK ANAYASA GEREKİYOR
Bakırhan ayrıca, anayasa ile ilgili sürecin henüz gündemlerinde olmadığını belirterek, “Bu mesele çözüldükten sonra Türkiye’nin demokratik bir anayasaya kavuşması gerekiyor. Anayasa tartışmaları gündeme geldiğinde önerilerimizle katkı sağlarız” dedi. “Şu an odak noktamız bu meselelerin çözümü” açıklamasını yaptı.