
Amed Emek ve Demokrasi Platformu, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed Şubesi öncülüğünde, Avrupa Konseyi (AK) Bakanlar Komitesi’nin (BK) 15-17 Eylül umut hakkını gündemine alacağı toplantı öncesi, “Umut hakkı derhal uygulansın” şiarıyla açıklama gerçekleştirdi. Ofis Semti’nde bulunan AZC Plaza önünde gerçekleştirilen açıklamaya, siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada sık sık, “Bijî serok Apo” sloganı atıldı.
Açıklamayı ÖHD Amed Şube Eşbaşkanı Muhuttin Muğuç okudu. Umut hakkı bağlamında gelişen hukuki sürece dair hatırlatmalarda bulunan Muğuç, “Bu tarihi dönemin hukuki güvencesi umut hakkının hayata geçmesi ile mümkündür. Barışın demokratik entegrasyonu da umut hakkının yasal adımlarının atılmasına ve zaman kaybetmeden gerçeğe dönüşmesine yani özgürlüğe dönüştürülmesine bağlıdır” dedi. Muğuç, şu çağrıda bulundu: Bizler yıllardır birçok alanda mücadele eden hak, hukuk örgütleri ve sivil toplum kurumları olarak; komiteyi umut hakkı kararının uygulanmasını etkin bir şekilde izlemeye, Meclis Komisyonu’nu, TBMM çatısı altındaki tüm siyasi partileri, yargı mekanizmalarını ve Adalet Bakanlığı başta olmak üzere ilgili tüm makamları acilen AİHM kararlarına ve BM İşkenceye Karşı Komite’nin tavsiyelerine uymaya çağırıyoruz. Ayrıca demokratik değişim ve dönüşümün asıl öznesi ve dinamiği olan halkı, demokratik kamuoyunu ve tüm sivil toplum örgütlerini umut hakkının toplumsallaşması ve yaşama geçirilmesi için duyarlılık göstermeye ve sorumluluk almaya çağırıyoruz.”
Açıklama alkış ve zılgıtlarla son buldu.
MERSİN
Mersin’de ise “Umut Hakkı”nın tanınması çağrısıyla Mersin Demokratik Kurumlar Platformu öncülüğünde DEM Parti Akdeniz ilçe örgütü önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. “Umut hakkı derhal uygulansın” pankartının açıldığı açıklamada basın metnini okuyan ÖHD üyesi Av. Bekir Yükselir, AİHM’in Abdullah Öcalan hakkında verdiği “umut hakkı” kararının üzerinden 11 yıl geçmesine rağmen Türkiye’de hiçbir düzenleme yapılmadığını belirtti. Yükselir, “Umut hakkı temel bir insan hakkıdır, aynı zamanda toplumsal barışın ve demokratik siyasetin önünü açacak en önemli adımdır. TBMM, siyasi partiler, yargı mekanizmaları ve Adalet Bakanlığı derhal harekete geçmeli, salıverme yasağını kaldıracak düzenlemeleri yapmalıdır. Demokratik kamuoyu ve tüm toplumsal kesimler de bu hakkın yaşama geçirilmesi için duyarlılık göstermelidir” diye belirtti.
Açıklama alkışlarla sona erdi.
MA