
Bilim insanları, Sibirya’daki patlayan kraterlerin oluşumuna dair yeni bir açıklama getirdi. Oslo Üniversitesi’nden Helge Hellevang, bölgede bulunan geniş yer altı doğal gaz rezervlerinin, iklim değişikliği veya atmosfer ısınması sonucu permafrostun zayıflamasıyla kraterlerin ortaya çıkmasına neden olabileceğini belirtti. Permafrost, birçok organik madde içerir ve sıcaklıklar arttıkça erir, bu da metan gazının açığa çıkmasına neden olur. Araştırmacılar, permafrosttan sızan metan gazının kraterlerin patlamasına yol açabileceğini düşünüyor.
Ancak bilim insanları, yeni bir mekanizmanın da etkili olabileceğini öne sürdü. Bir tür jeolojik faydan sızan sıcak doğal gazın, donmuş toprak tabakasının altında birikerek permafrostu aşağıdan ısıttığını belirttiler. Bu sıcak gaz bulutları, permafrostun alttan erimesine yardımcı olacak, zayıflatacak ve çökme olasılığını artırabilecektir. Ancak patlamanın gerçekleşebilmesi için permafrostun kırılacak kadar ince ve zayıf olması gerekmektedir.
Şu ana kadar sadece sekiz krater tespit edildi ve hepsi Kuzey Rusya’daki Batı Sibirya Yamal ve Gydan yarımadalarında görüldü. Ancak bilim insanları, daha fazla krater olabileceğini ve su ve toprağın boşlukları doldurmasıyla kaybolmuş olabileceğini belirtiyor. Hellevang, bölgenin uzak olması nedeniyle gerçek sayının belirsiz olduğunu ve Yamal Yarımadası’nda binlerce benzer çöküntü olabileceğini ifade etti.
Hawaii Üniversitesi’nden Yer bilimci Lauren Schurmeier, bu açıklamaların haklı olduğunu ancak gaz rezervlerinin donmuş toprak altında nasıl oluştuğunu göstermek için daha fazla kanıta ihtiyaç duyulacağını belirtti. Doğal gazın metan içermesi ve kraterlerin bu gazı aniden atmosfere salması durumunda çevresel etkilerin olabileceği konusunda uyarılarda bulunuldu. Ancak Hellenvang, eğer bu olayın sınırlı bir alanda meydana geliyorsa, etkisinin küresel ölçekte küçük olabileceğini ifade etti ve öncelikle bu tür sistemlerden ne kadar metan sızdığını anlamanın önemli olduğunu vurguladı.