
Kobanê Davası savunma avukatları, 16 Mayıs’ta görülen karar duruşmasında siyasetçilere verilen cezalara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, DAİŞ’in işgal saldırıları altındaki Kobanê’ye ulaşmanın tek yolunun Urfa’nın Suruç ilçesindeki Mürşitpınar Sınır Kapısı olduğu vurgulandı ve Türkiye’nin yardım çağrılarının esas muhatabının Türkiye olduğu belirtildi. HDP Merkez Yürütme Kurulu’nun 6 Ekim 2014 tarihinde yaptığı çağrıya işaret edilen açıklamada, protesto ve sokak gösterilerinin bu çağrıyla başlamadığı, zaten yaygın protesto gösterilerinin olduğu belirtildi.
Açıklamada, mahkemenin HDP MYK’sı tarafından atılan iki tweet nedeniyle ağır cezalara hükmettiği ve 24 müvekkilin sadece Kobanê ile dayanıştıkları için yüzlerce yıl cezaya çarptırıldığı belirtildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından Selahattin Demirtaş hakkında verilen karar hatırlatılarak, HDP’nin Kobanê halkıyla dayanışma çağrısının barışçıl protesto olarak değerlendirildiği vurgulandı. AİHM’in bu çağrıların siyasi ifade sınırları içinde olduğunu ve şiddete teşvik oluşturmadığını belirttiği ifade edildi.
Açıklama, Türkiye’deki yargılama sürecinin hukuki bir garabet olduğu ve halkın vicdanında mahkum edildiği ifade edilerek, siyasetçi arkadaşlarla birlikte kumpası ifşa etme ve boşa düşürme kararlılıklarının devam edeceği belirtildi. Tüm demokratik kamuoyu mücadelede birlikte olmaya çağrıldı.