
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (The Coalition For Women In Journalism-CFWIJ) bünyesinde bulunan Women Press Freedom, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’ne dair kadın gazetecilere ilişkin raporunu yayınladı. Raporda, iktidarların gazetecilere karşı cezaevlerini bir silah olarak kullandığı vurgulandı.
Raporda cezaevlerinin sansür aracı olarak kullanıldığına dikkat çekilerek, “Hükümetler gazetecileri susturmak için en sinsi yöntemi cezaevlerini kullanıyor. Bu yıl Basın Özgürlüğü Günü’nde, gazeteci tutuklamalarında endişe verici bir artış yaşandığını görüyoruz. Gazetecilerin hapishanelere atılması, basın özgürlüğüne ciddi bir şekilde zarar veren bir sansür biçimidir” denildi.
Raporda, gazetecilerin dünya genelinde artan risklerle karşı karşıya kaldığına da vurgu yapılarak, “Gazetecilerin özgürce ve korkusuzca haber yapabilmesi acilen güvence altına alınmalıdır. Gazetecilerin gözaltına alınması vakaları arttıkça, ifade özgürlüğü ve demokrasiye yönelik tehditler de küresel olarak artmaktadır. Hapsetmenin demokratik olmayan hükümetlerde değil, demokrasilerde de yaygınlaştığı görülmektedir” ifadelerine yer verildi.
Raporda, 2024 yılında 92 kadın gazetecinin cezaevinde tutulduğu bilgisine yer verilerek, bu yıl içerisinde yaşanan önemli vakalar da paylaşıldı. Kadın gazetecilere yönelik gözaltı ve hapis vakalarının artarak devam ettiği belirtilirken, bazı kadın gazetecilerin yıllardır cezaevinde tutulduğu ve bazılarının ölüm cezalarıyla karşı karşıya olduğu ifade edildi.
Raporda ayrıca, kadın gazetecilere yönelik tehdit, taciz ve ayrımcılığı içeren geniş bir hedefleme modeli olduğu ve bu durumun sadece gazetecileri değil, aynı zamanda diğer kadınları da mesleğe girmekten caydırdığı belirtildi. Verilerin, medya mensubu kadınların gazetecilik faaliyetleri nedeniyle maruz kaldığı zorlukları açıkça yansıttığı vurgulandı.